HİKAYELER

Bir Babanın Oğluna Son Vasiyeti!

Adamın biri oğluna; ben vefat ettiğim zaman senden tek isteğim var, o da ayağımın birine eski bir çorap giydirmeyi ihmal etme! diye vasiyette bulundu. Zaman geldi her faninin akıbeti onu da gelip aldı götürdü. Adamı teneşir tahtasına yatırdılar, imam efendi yıkamak üzere başına geçip vazifesini yapmaya başladığı zaman, meyyitin oğlu babasının vasiyetini arzederek: «Babama mutlaka bir eski çorap giydireceğiz» dedi. İmam:

— Olmaz, İslâm esaslarına göre meftaya kefenden başka bir şey sarılmaz, dediyse de adam illa da babasına çorap giydirmekte ısrar ediyordu. O muhitin hocaları toplanıp bu meseleyi görüşmeye ve meftaya çorap giydirilip giydirilmiyeceğinin müzakeresini yapmaya başladılar.

İlim meclisinde bu müzakere devam etmekte iken içeri bir adam girip mevtanın oğluna bir mektup verdi. Mektup çocuğun babası tarafından verilmiş ve vefat ettikten sonra kendisine verilmesi istenmişti. Meyyitin oğlu babasının bıraktığı mektubu yüksek sesle okumaya başladı.

Mektupta şöyle denilmekte idi:

— «Oğlum! Görüyorsun ya, sana o kadar mal mülk bıraktığım halde, bana bir çorabı bile çok görüyorlar. Elbette bir gün sen de benim gibi göçüp gideceksin. Aklını başına topla… Sana da birkaç metre kefenden başka bir şey vermeyecekler. Sana bıraktığım malı, iyi harca, sarfedeceğin yerleri iyi seç. Çünkü senin kabre götüreceğin amelinden başka bir şey değildir.»

Din adamları meftaya kefenden başka bir şeyin giydirilmesinin mümkün olmadığına karar verdiler ve adam hakikaten bir kaç metre bez ve ameliyle başbaşa kaldı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu